26 Ocak 2008 Cumartesi

9 Ocak 2008 Çarşamba

Microsoft Google'ı yok etmeyi düşünüyo heralde...!

Bu akşam okuduğum bir yazıda microsoftun yeni bir arama motoru şirketi satın almış olduğunu duydum bunun yanındada çeşitli girişmlerde de bulunuyo.. Teleskop gibi mesela..

Zaten google'ın earth'ü microsoftan çaldığına inanmaya başladım. M Nuri ve Çağlayan beyler bunu tam release aşamasında iken google tarafından duyurulduğunu ve bunuda microsoftan ayrılan bazı çalışanların yaptığını söylerler...


Microsoft sanırım Google'dan aşağı kalmamak için ilginç hamleler yapıyor. Daha önce video izletme sitesi satın alan Mizrosoft şimdide Fastsearch adlı bir şirkete tam tamına 1.200.000.000$ teklifte bulundular. Site bir şirket arama motoru.


Bill Gates internette kullanılabilecek bir teleskobun yapımına başlamış...


Microsoft'un kurucusu Bill Gates ve Word ve excel'in yaratıcısı Charles Simyoni'nin 30 milyon dolarlık desteği ile Şili'de yaptırılan "Large Synoptic Survey Telescope" LSST 2014 yılında kullanıma hazır hale gelecek.
8.4 metre çaplı teleskop güney yarımküre göğünü gözlemleyecek. Üzerinde 3 "Gigapixel" kamera bulunduracak olan teleskop bu özelliği ile dünyada şimdiye dek yapılmış en büyük dijital kamera olma özelliğini de taşıyor.Karanlık madde, karanlık enerji, supernova, yakın ve uzak tehlikeli meteorlar araştırmalarına yoğunlaşması planlanan teleskoptan elde edilecek olan terabytelarca veri her gece isteyen herkesin kullanabilmesi için internette yayınlanacak. Haberin Kaynağı

6 Ocak 2008 Pazar

Twitter Ve faydaları...

Daha önce sadece ismini duyduğum Twitter'ı Yunus Özen abinin reklam kokan övgüleri sonucunda biraz araştırmak istedim. İlk kaynak olarakta M. Nuri beyin daha önce gördüğüm yazısı aklıma geldi. O zaman gördüğümde okumamıştım şimdi ise okudum:) Ve çok hoşuma gittiği için sizinle paylaşmak istedim..

"Kim, nerede, ne zaman, ne yapıyor? Çocukken bunun oyununu oynardık, şimdi ise Twitter’dan bu bilgilere ulaşıyoruz. Fikir oldukça basit ama sonuç inanılmaz, tam bir Web 2.0 örneği twitter. Sistem oldukça basit çalışıyor aslında, twitter.com sitesinden üye oluyorsunuz, ardından şuan nerede ne yapmakta olduğunuzu yapıyorsunuz, sadece birkaç satır belki de birkaç kelime, bu kadar. Sonrasında ise arkadaşlarınızı arıyorsunuz, onların twitter hesabını bularak onları izleme listenize alıyorsunuz, onlar bilgilerini güncellediklerinde size de bunun haberi geliyor. En güzel yanı ise SMS ile durum bilginizi dünyanın neresinde olursa olsun güncelleyebilmeniz.
Şimdi diyeceksiniz ki nereden çıktı bu twitter sevdası, kesin tutmaz? Bir toplantı için Bellevue’ya gittim, toplantıya katılacak 18 kişi vardı, toplantı odası kesinleşmediği için twitterdan haberleşme kararı aldık. Ben ofise ulaştığımda nerede olduğuma dair sms yolladım, diğer arkadaşlar da aynısı yapınca kim binada şuan nerede ne yapmakta bilgisine ulaştık ve ortak noktamızda buluştuk. Akşama ise daha ilginç bir şey oldu, otelde ne yapsam diye düşürken diğer arkadaşlarımın birer birer yemek için bir yerlere gittiğini gördüm twitterdan, sohbet etmek isteyeceğim grubun gittiği restoranı Live Maps’den buldum ve soluğu orada aldım. Twitter neden tuttu? Sebebi açık, UGC (User Generated Content) yani kullanıcıların kendi oluşturdukları içerik dünyası sayesinde. Web 2.0’da web’in sahibi kullanıcıların kendisi, twitter gibi basit araçlar sayesinde içerik oluşturmak, bunu RSS sayesinde her yere bağlamak mümkün. Hele popfly gibi araçlar kullanıyorsanız, twitter’daki kişinin nerede olduğunun fotoğraflarını flickr’dan görebilir, Live Maps’den adresi bulabilir ve tüm bunları ortak bir servis olarak kendinize özel tasarlayabilirsiniz".

MİCROSOFT'DAYDIK.... C#ttürk ekibi olarak, 5 Ocak da Imagine Cup seminerine katıldık


Microsoftun dünyada 55 ülkede düzenlediği İmagine cup yarışmasının SoftWare Design kategorisinin seminerine katıldık C# türk ekibi olarak http://www.csharpturk.net/.

Malum bu sene imagine cup yarışmasına katılmayı düşünüyoruz ve yakında bu çalışmalara başlayıp yol almaya başlayacağız..


Microsoft'dan çıktıktan sonra Beşiktaşta bir çay içecektik kararı daha önce aldığımız üzere öle de yaptık. Ama kararımızda CASHEW ( kaju fıstığı) Yemekte vardı..

Bahçeşehirli arkadaşlarımızın ev sahibipliğinde Kaju'daki sorundan dolayı sadece çay içmek yerinde kaldık...

Yunus abi Her yerde bulabiliyomuş izmitte ama biz istanbulda bulamadık:) Aramaya vakit yoktu aslında.



Yaptığımız toplantıda İmagine cup 2008de 1. grub olarak katılacak EFS grubumuzla tam anlamıyla yola koyulmaya başladık sitemizi yapıp oradan sesleneceğiz http://www.efs.net/ yakında online olacak...



Cashew için Yunus abidan özür dileriz...

Arkdaşalar seminerdeki araları çok iyi değerlendirdiler baksanıza.. Flash bile etkilemiyo..

3 Ocak 2008 Perşembe

Geçenlerde 3N ihaleleri olmuştu hatırlayanınız vardır. Biz daha 3N'yi beklerken Amerika XOHM'ladı. nedir bu...!

Türkiye'de bizler üçüncü nesil GSM şebekelerini 4 gözle beklerken, Amerika'da Chicago ve Washington, DC şehirleri birkaç gün önce 4N'ye merhaba dedi. Ülkenin üçüncü büyük cep telefonu şirketi olan Sprint Nextel tarafından 5 milyar dolara inşaa edilen ve bu iki şehirde deneme sürecine başlayan kablosuz genişbant internet servisi WiMAX teknolojisini kullanıyor ve 2008 yılı sonuna kadar 100 milyon kişiye ulaşmayı planlıyor. Servisi XOHM adı altında pazarlayacak olan Sprint Nextel'in WiMAX alanında en büyük destekçileri Intel ve Google.

WiMAX'i GPRS, HSDPA, ya da CDMA-EVDO gibi 2N/3N teknolojileriden ayıran en büyük özelliği, internet'e daha hızlı erişim sağlamasının dışında, chipset maliyetlerinin daha düşük olmasından ötürü servisin hem daha ucuz olması hem de her türlü elektronik eşyaya kolayca entegre edilebilinirliği. Fikir vermesi açısından XOHM'un planladığı servisler arasında şunlar var:
Daha hızlı ve daha ucuz laptop kablosuz internet mobil erişim kartları (bir Wi-Fi alanının kilometrelerce daha geniş olduğunu ve hareket halindeyken erişimin sürdüğünü düşünün)
Fotoğraf makinanız içinde WiMAX çipi (resim çekiyorsunuz, anında ofoto, facebook ya da flickr gibi bir siteye yolluyorsunuz)
Video kameranız da her daim internete bağlı (ali sami yen'desiniz, maçı videoya çekiyorsuz ve aynı anda bunu youtube'da canlı yayınlıyorsunuz - yayın hakları keşmekeşini düşünemiyorum)
Arabanız altta kalır mı - o da internete bağlı (mesela arabada artık internet radyolarını dinleyebiliyorsunuz, ya da google maps ile yönünüzü buluyorsunuz, olamadı arka koltukta çocuklar 'on-demand' video seyrediyorlar
mobil video konferans
internet'te bağlanabilecek ve hayatımıza renk katacak diğer edevatlar arasında: mobil oyun konsolları, alarm saatleri, güvenlik kameraları, reklam panoları vs bulunuyor
Biz beklemeye devam edelim... Hatta bu 3N'i olsun mu olmasın mı tartışmasına girelim... Nerde o üretici kaşif fatihler... Bizim kiler harbiden adından anlaşılacağı gibi hindi gibi düşünüyoz..
Ve Her Yılbaşında kesiyolar başımızı ya hadi hayırlısı...

Normal şartlar altında Nezaman Ölürüm Diye merakeden Var mı....?

Buyrun üretici düşünceye birde buradan bakın... İnternet ortamı insanları bu yönde baya bir mesafe almasına yardımcı oluyo...
Adamlar Azraillle anlaşma yapmış casına (dataBase'i sanki azrail geliştirmişcesine böyle bir girişimde bulunmuşlar...)
kimin ne kadar yaşayacağı elbet bilinmez ama ölümünüze ne kadar kaldığını tahmin eden bir site var. deathclock adlı bu sitede girdiğiniz bilgiler ışığında size tahmini bir tarih söylüyor ve kalan saniyeleriniz geriye doğru saymaya başlıyor.
kilo, boy, doğum yılı, sigara ve genel modunuz gibi girilen bilgiler soncunda kalan zamanın saniye saniye akması insanı biraz tedirgin ediyor. isterseniz siteden size özel saatleri pc nize yükleyebilir veya duvar kağıdı olarak indirebilirsiniz. ayrıca sitede ölen ünlülere ait bilgiler de alfabeye göre sıralanmış.
ÖLÜM NEZAMAN GELİCEĞİ HİÇ BELLİ OLMAZ. Çünkü heran yanıbaşımızda... Geyik olsun diye ekledim bu yazıyı zaten...

Arama motorları interneti kullanmayı bizlere öğreten ve daha etkin kılan enbüyük yardımcılarımız.Peki sadece Google arama motoru olarak YETERLİ Mİ ???

Bildirgeçte görüp çok hoşuma giden bu yazıyı sizinle paylaşmak istedim;
Yetmez.
Bize sunulan her imkanı niye değerlendirmeyelim? Yüzlerce anlamlı ve her derde deva seçenek var. Google unutulsun anlamına gelmiyor bu. Google, blog aramasıyla, kitap aramasıyla ve diğer olanaklarıyla elde var bir. Ya diğerleri? Saymakla, sınıflandırmakla bitmiyorlar. Arama olayının iki cephesi var. Kimileri sadece işin arama boyutunda. Ama kimileri de aranan olmak istiyor. Bu yazıyı okuyanların büyük çoğunluğu ise her iki gruba da giriyorlar.

Yeni bir yazı okudum; orijinali ve burada da türkçesi, Çin üzerine. Çin yakında dünyada en çok ingilizce konuşulan ülke olacakmış. Artık ne kadar yakında onu bilemeyeceğim, ama bilinen gerçek Çin'in 165milyon internet kullanıcısı ile dünyada ikinci sırada olduğu. Ve konumuzla ilgili diğer bir gerçek: Çin'in en ünlü arama motoru Baidu dünyada en çok ziyaret edilen 5.site! Tamam site çince ve bir halt anlaşılmıyor ve siz de aramalarınızda baidu.com adresini kullanmıyorsunuz. Ve kuvvetle muhtemeldir ki sitenizi veya bloğunuzu da kaydetmediniz. Diyeceksiniz ki çince mi biliyoruz ki kaydedelim. Burada basit yöntemi anlatılıyor resimlerle, çinceye gerek yok. Siz kaydolun, Çin'den gelecek ziyaretçi trafiğini küçümsemeyin.
İlgimi çeken bir diğer millet de hintliler. Nüfus çok, ingilizce bilen çok, internet kullanımı yaygın. Hint arama motorları başka bir yazının konusu olacak gibi görünüyor.

Biz gelelim arama motorları sınıflandırmalarına ve örneklerine:High Beam: Makale, yayın, kitap arıyorsanız.Tootoo: İşadamıysanız, ürününüzü satacak veya alacak yer arıyorsanız.PogoFrog: Doktorsunuz, eczacısınız, sizi buraya alalım.EveryClick: Aramalarınız hayırlı işlerde kullanılsın istiyorsanız. AskMeNow: Cep telefonlarınız için.Cep telefonlarınıza ayrıca: Ask Mobile, Yahoo! oneSearch, Netvibes2GoSosyal aramalar: filangy, omgili, sproose, url.com, collarity,...Blog aramaları, meta aramalar, audio, video aramaları diye liste uzayıp gidiyor. Listenin tamamını excel olarak indirmek için buradankaynağa gitmek için buradan yararlanabilirsiniz.Bence yararlanın.

Yazılımcılara Bazı Açık Kaynaklar.

Yazılımcıların vazgeçilmezlerinden ve yol göstericilerinden dedelerinin veya daha beceriklilerinin deneyimlerini amatörlerle paylaştığı madenlerdir açık kaynaklar.
Burada en kullanışlı olan açık kaynaklı yazılımlar birarada toplanmış.
Diğer alternatif kaynaklara göre daha sade ve kullanışlı bir yapıya sahip.

Teknoloji Hakkında Söylenen En Aptalca Sözler

* Aşağıdaki insanlar ve kuruluşlar gerçekten önemli bir yere gelmiş kişi ve kuruluşlardır. Fakat teknoloji hakkında söylenen en aptalca sözleri sarfetmekten kurtulamamışlar.

* abd patent dairesi müdürü charles duell, 1899 yılında: "icat edilebilecek her şey icat edilmiştir." demiş.

* oxford profesörü erasmus wilson 1878 yılında; "bu yılki paris fuarı bittiğinde 'elektrik ışığı' da onunla birlikte bitecek ve bir daha sözü edilmeyecek." demiş.

* literary digest dergisi, 1899 yılında; "otomobilin elbette bisiklet kadar yaygın kullanımı olmayacak." tespitini yapmış.

* 1876'da yeni teknolojiyi reddeden western union yöneticisi: "bu telefon denen şeyin bir iletişim aracı olarak düşünülmesi için çok fazla kusuru var. bu alet hiç işimize yaramaz." demiş.

* fransız fizyoloji profesörü pierre pachet, 1872 yılında; "louis pasteur'ün mikroplar teorisi saçma sapan bir kurmaca." demiş.

* ingiliz kraliyet cemiyeti başkanı lord kelvin, 1895 yılında; "havadan uçan ağır makineler yapmak imkansızdır." demiş.

* fransız har okulu'nda askeri strateji dersi veren mareşal ferdinan foch; 1.dünya savaşı'ndan önceki günlerde; "uçaklar ilginç oyuncaklar ama hiç bir askeri değerleri yok." demiş.

* warner bros stüdyolarının yöneticisi h.m.warner 1927 yılında sesli film teknolojisini reddedip; "oyuncuların konuşmalarını kim dinlemek ister ki?" demiş.

* radyonun öncüsü david sarnoff'un iş ortağı 1920'lerde neden sarnoff'un radyosuna destek vermediğini şöyle açıklamış; "telsiz müzik kutusunun hayal edilebilecek hiç bir ticari değeri yok. belirli bir kişiye gönderilmemiş bir mesaj için kim para öder ki?"

* mühendis lee deforest, 1926 yılında şu kehanette bulunmuş; "televizyon, teorik ve teknik olarak mümkün olsa da ticari ve mali açıdan imkansızdır."

* ibm yöneticisi thomat watson 1943 yılında; "dünyada belki beş bilgisayarlık bir pazar ancak var." demiş.

* popüler mechanics dergisi ise; "gelecekte bilgisayarlar 1.5 tondan daha ağır olmayacak." kehanetinde bulunmuş.

* digital equeipment corporation'ın kurucusu olsen ise 1977 yılında şöyle demiş; "insanların evlerine bilgisayar almak istemeleri için hiç bir sebep yok."
Kaynak

En çok indirilen Maxthon eklentileri

En çok indirilen maxthon eklentilerini bizim için bildirgeçte sıralamışlar;
weather: Browserınızın sidebarında hava durumunuzu gösterebileceğiniz bir eklenti. Tüm dünyadaki 5 farklı şehrin hava durumunu aynı anda görebilirsiniz. (Maxthon 1.x ve 2.0 için indirilebilir)
EnableRightClick: Sağ tuşu kullanmanın engellendiği sitelerde bu eklenti sayesinde sağ tuş artık kullanılabilir. (Maxthon 1.x ve 2.0 için indirilebilir)
VideoDownloader: YouTube, Google, iFilm, Metacafe, DailyMotion ve bir çok siteden video indirmenize yarayan bir eklenti. (Maxthon 2.0 için indirilebilir)
flashsave: Sitelerde gördüğünüz swf uzantılı flash dosyalarını indirmenize yarayan bir eklenti. (Maxthon 1.x ve 2.0 için indirilebilir)
Policy Manager: ActiveX, scriptler ve Java appletlerine gerektiği yerde izin verebileceğiniz hatta isterseniz silebileceğiniz, kısaca yönetebileceğiniz bir eklenti. (Maxthon 1.x ve 2.0 için indirilebilir)
FloatBar: Mouse imlecinizi sitelerde gördüğünüz fotoğrafların, videoların veya flash dosyalarının üzerine getirdiğinizde floating barda açılmasına yarayan bir eklenti. (Maxthon 1.x için indirilebilir)
Gmail Notifier: Otomatik olarak gmail hesabınıza giriş yapıp her 5 dakikada posta kutunuzu kontrol eden, yeni posta gelmişse sizi sesli olarak uyaran bir eklenti. (Maxthon 1.x ve 2.0 için indirilebilir)
Google Bookmarks Sidebar: Bu eklenti, Google Bookmarks favorilerinizi browserınıza yükleyip, sidebarda görmenizi sağlar. Ayrıca favorileriniz çoksa bu eklentideki arama kutusu sayesinde aradığınızı hızlı bir şekilde bulmanızı sağlar. (Maxthon 1.x ve 2.0 için indirilebilir)
GoogleTranslate: Birçok dilde çeviri yapan bir eklenti fakat şu an için Türkçe desteği yok. (Maxthon 1.x ve 2.0 için indirilebilir)
Smart Cookie Cleaner: Browserınızı kapattığınızda otomatik veya manuel olarak cookileri silmeye yarayan bir eklenti. (Maxthon 1.x için indirilebilir)

2007'ye BİLİM VE TEKNOLOJİK GELİŞMELER PENCERESİNDEN BAKARSAK...

2007 senesini geride bırakırken bu sene neler olmuş onlara bakalım, teknoloji ve bilişim haberlerinden bir özet oluşturmak istedim.

ilk olarak en çok söz edilen den bahsetmek istiyorum.
Microsoft, 2002 yılından bu yana uğraştığı eski adıyla Longhorn yeni adıyla Vista işletim sistemini sene başında piyasaya sürdü.
Tabii her microsoft ürününde olduğu gibi dertler bitmedi, bazı kullanıcılar çok büyük sorunlar yaşadı. yeni nesil bu işletim sistemi Beklentileri(nizi) karşıladı mı derseniz orasını size bırakıyorum. Ama yazılım açısından pek uyum sağlamak kolay olmadı.. Onlarda anlayıp.
Visual Studio 2008 'i ve Sql Server 2008 'i çıkarmak zorunda kaldılar.

Ubuntu Linux 7.10 sürümünü tanıttı. Kolay kullanımı, güzel grafikler ile çoğu kullanıcıyı (ben dahil) mest etti diyebilirim. İsmi bile güzel bi kere.
devam edelim yerli malı yurdun malı pardus da 2007.3 sürümünü yayımladı. onu da seviyorum tabii ki.
apple onlardan geri kalmadı kaplandan sonra leoparı piyasaya sürdü. sonra bi ara Atatürk'e hakaret içeren bir video nedeniyle youtube sansürlendi sıra google a gelir mi diye beklerken piyango wordpress e vurdu. bu yılın merakla beklenen teknoloji ürünü şüphesiz ki apple iphone oldu.Kuyrukta geçirilen zamanlar, sabahlamalar gazetelere kadar yansıdı... Ama pek okadar beklentileri hem fiyat hemde

100 dolarlık PC ilk defa 2007 yılında XO markasıyla 188 dolardan kullanıma sunuldu... aradaki fiyat farkına bakın(!)...

Alman teknoloji mağazası zinciri MediaMarkt ülkemize bir girdi pir girdi yer yerinden oynadı gazetelere, ana haberlere konu oldu.

Niklas Zennström, Bittorrent tabanlı bir ağ olan Joost (Joost TV) adlı yazılımını deneme yayınına aldı.
altı üstü tasarım kapandı.
facebook ülkemizde büyük ilgi gördü, tadından yenmedi hala da yenmeye devam ediyor. Türkiye siteyi en çok kullanan ilk beş ülkeden biri haline geldi.
oyunlara da bi' bakalım türk yapımı crysis ortalığı resmen salladı call of duty 4:modern warfare ile eski günleri yad ettik.
pes 2008 ile de futbol aşkımız katlanarak devam etti.
ntvmsnbc'nin düzenlediği yılın oyunu anketine katılabilirsiniz.
halo 3, Gears of War ve Enemy Territory: Quake Wars unutulmaz elbette.
Türkiye'nin 2.büyük gsm operatörü Telsim, 4.350 milyar dolara satılarak vodafone oldu.ttnet e-posta sistemini yenilemiş.cepten bedava konuşma mümkün(müş).

ölüm-tv yayına geçecekmiş. ve internet üzerinden de dava açılabilecekmiş. bir nevi videoblog olan teknosohbet te 2007 de yayına geçti. son olarak hasan yalçın, 2007'de neler olduğunu yazmış. muhakkak ki bunların yanında birçok şey daha söz konusudur...
bildirgeç'e teşekkürler...

Nexus Radio

Radyo sitelerinde müzik dinleyenlere alternatif olan bu program sayesinde artık o sitelere gireceğinizi zannetmiyorum.

Ücretsiz olan bu programla 6000'den fazla radyo istasyonunu dinleyebilmenin yanında istediğiniz şarkıyı harddiskinize kaydedebilirsiniz.

Program AAC, MP4, MP3, MP2, MP1, OGG, WMA ve WAV formatlarını destekliyor. Yani dinlediğiniz şarkıları yukarıdaki bütün formatlarda indirebiliyorsunuz.
ipod ve iphone ile uyumlu olması da cabası...

**Programı indirmek için buraya,
***Programın resmi sitesi için buraya,
****diğer programlarla karşılaştırmak isterseniz buraya tıklayınız....

Microsoft Certification Exam (microsoftun dünya çapında geçerli olan sertifika sınavları hakkında)



Geçen hafta Perşembe günü 70-526 windows application Microsoft Certification sınavına Beşiktaşta bulunan Microsoft'un sınav merkezinde ( bilgeadam beşiktaş şubesinin hemen alt katı) (Daha önceden sertifikasinavi@bilgeadam.com adresine mail atarak rezervasyon yaptırıp) 15:00 seansına girdim.
Öncelikle sınav merkezinin ortamından bahsetmek istiyorum. Dört tarafı baştan aşağı duvarla çevrili olan ve kapıdan başka hiçbir çıkış yeri olmayan, Yaklaşık 30 civarı kamera tarafından online olarak takip edilen, yine sadece monitör ve mouse'dan oluşan her tarafı iyice kapatılmış olan masalar içermekte.
Sınava girmeden danışma microsofta bilgilerini gönderir ve o bilgiler doğrultusunda oturduğun masada sana sadece ilgileneceğin sorular olan bir oturum açar.
Bu masa başında enfazla 3 saat otura bilirsin. Daha fazlası otel gibi kullanmak olur heralde:)
Sınav ise öss'den daha acımasız. Yaklaşık 70-100 arası soru(girdiğin sınava göre değişir.) Sorular ingilizce hiçbir destek materyali yok. Çoktan tek seçmeli ve çok seçmeli bunun yanında. Hangi sıraya göre uygulanır şeklindeki sorulardan oluşan, ve son soruyu işaretleyip finish exam dediğinde karşına sonuçları acımasızca ışık hızıyla çıkaran ve tüm bu eziyetler için 35GBP (yaklaşık 100ytl) gibi bir fiyatla eğer (1000 üzerinden 700 puanın) altında alırsan
o paranın üstüne soğuk su içirten bir Acımasız sınav sistemi...
Tabi bukadar eziyet karşısında süper olanak sağlayacğını unutmamak lazım...
1- Microsoft partner olan tüm kurumlarda çalışmak için ilk mutlak koşul.
2- Herhangi bir vize alma işleminde şansını %50 artırır.
3- Eğer öğrenciysen microsoft student partner olabilirsin.
Vs....

Bu sertifikaları alanlar MCPD olur..

MCPD Neler Yapar, Hangi Alanlarda Uzmandır?
* Proje ile ilgili tüm birimlerle görüşerek ihtiyaç analizi yapar, hedefleri ve doğru teknolojiyi saptar.
* Yazılım geliştirmek için uygun yöntemleri ve kaynakları seçerek planlama yapar.
* Mantıklı veri modellerini ve programlama dillerini seçer.
* Çeşitli bilgisayar programlama dillerini kullanarak verimliliği en üst düzeye çıkaracak özel programlar tasarlar ve yaratır.
* Programların analiz, tasarım, test ve bakım işleriyle ilgilenir.
* Kullanıcıların programlarda karşılaştıkları problemleri giderecek çözümler üretir ve eğitimlerini verir.
* Geliştirdiği programların kullanıcılar tarafından verimli kullanılmasını sağlar.


MCPD Hangi Ünvanları Alabilir?
-Uygulama Geliştirici / Application Developer
-Yazılım Mimarı / Software Architect
-Yazılım Uzmanı / Software Expert
-Veritabanı Uzmanı / Database Expert
-Proje Müdürü / Project Manager
-Proje Lideri / Project Leader
-Analist Programcı / Analyst Programmer
-Yazılım Geliştirici / Software Developer
-Uygulama Analisti / Application Analyst
-Teknik Danışman / Technical Consultant
-Bilgi İşlem Müdürü / IT Manager



MCPD Sınav – Sertifika Programı
Microsoft yeni yazılım ve veritabanı ürünlerini piyasa sürer sürmez, bu ürünlerle ilgili yeni sertifikasyon sistemini de hayata geçirmiştir. Bu yeni sistemin birkaç amacı vardır. İlk amaç,her zaman olduğu gibi profesyonellerin yeni ürünler ile ilgili uzmanlığını ispatlamasıdır. Diğer bir amaç sertikaya giden patikayı kısaltmaktır. Yani daha az sınavla kişilerin sertifika sahibi olabilmesidir. Son ve en önemli amaç ise, uzmanlıklara göre farklı sertifikasyon sistemidir. Örneğin, Web programlama uzmanı, windows programlama uzmanı, kurumsal uygulamalarda uzman olan kişilerin ya da tüm bu alanlara hakim uzmanların, uzmanlıklarını ispatlayabilecekleri özel bir sertifikaları var artık. Yeni sertifikasyon yapısı MCTS ve MCPD olarak iki ana başlıkta incelenebilir;

Microsoft Certified Technology Specialist (MCTS)
Teknoloji serisi sertifikasyon sistemi, belirli bir alanda uzmanlaşmayı belgelemek amacıyla konumlandırılmış sertifikasyon sistemidir. Bu sertifikaları edinebilmek için bir ya da iki sınava girilmelidir. Sınavlarda başarılı olunması durumunda, katılımcı, Microsoft Teknolojileri Uzmanı ünvanını alır. Öne çıkan dört adet teknoloji ünvanı vardır.

MCTS: .NET Framework 2.0 Web Applications
Gerekli Sınavlar :
Exam 70–536: TS: Microsoft .NET Framework 2.0 - Application Development Foundation
Exam 70–528: TS: Microsoft .NET Framework 2.0 - Web-based Client Development

MCTS: .NET Framework 2.0 Windows Applications
Gerekli Sınavlar :
Exam 70–536: TS: Microsoft .NET Framework 2.0 - Application Development Foundation
Exam 70–526: TS: Microsoft .NET Framework 2.0 - Windows-based Client Development

MCTS: .NET Framework 2.0 Distributed Applications
Gerekli Sınavlar :
Exam 70–536: TS: Microsoft .NET Framework 2.0 - Application Development Foundation
Exam 70–529: TS: Microsoft .NET Framework 2.0 - Distributed Application Development

MCTS: SQL Server 2005
Gerekli Sınav :
Exam 70–431: TS: Microsoft SQL Server 2005 - Implementation and Maintenance


Microsoft Certified Professional Developer ( MCPD)
Mimari ve tasarım sınavları da içeren bu sertifikasyon, kişinin tecrübeli bir programcı ve aynı zamanda analiz yeterliliğinin de olduğunu ispatlar.

MCPD: Web Developer:
Gerekli Sınavlar :
Exam 70–536: TS: Microsoft .NET Framework 2.0 - Application Development Foundation
Exam 70–528: TS: Microsoft .NET Framework 2.0 - Web-based Client Development
Exam 70–547: Designing and Developing Web Applications by Using the Microsoft .NET Framework

MCPD: Windows Developer:
Gerekli Sınavlar :
Exam 70–536: TS: Microsoft .NET Framework 2.0 - Application Development Foundation
Exam 70–526: TS: Microsoft .NET Framework 2.0 - Windows-based Client Development
Exam 70–548: Designing and Developing Windows Applications by Using the Microsoft .NET Framework

MCPD: Enterprise Applications Developer:
Gerekli Sınavlar :
Exam 70–536: TS: Microsoft .NET Framework 2.0 - Application Development Foundation
Exam 70–526: TS: Microsoft .NET Framework 2.0 - Windows-based Client Development
Exam 70–528: TS: Microsoft .NET Framework 2.0 - Web-based Client Development
Exam 70–529: TS: Microsoft .NET Framework 2.0 - Distributed Application Development
Exam 70–549: PRO: Designing and Developing Enterprise Applications by Using the Microsoft .NET Framework